Hemen uyarayım bu bir sosyal deney ve geldiğimiz noktanın analizini anlatan yazıdır…!

Yıllardır Adana Kamuoyunun takip ettiği köşe yazıları ve haberlere imza atarım…

Çoğu zaman herkesin fısıltılarla konuştuklarını;

AÇIK…

NET…

İSİM VEREREK yazar dururum…

Sonuç ?

334 dava…

Mahkumiyet kararı, Cezaevi, Emniyet ve bir sürü husumetli ve hasımlık dolu birikim…

Ne aile eşrafımda ne evimde nede kendi psikolojimde denge denen bir şey kalmadı…

Sürekli bir kavga…

Huzursuzluk…

Saçma sapan tehdit, hakaret ve kendini bana öldürtme noktasına gelen anlamsız GERİZEKALILAR yüzünden artık ruh sağlığına yatacak hale geldik…

Bu başlığı ise sırf bu yazıyı okuyun diye attım…

Çünkü başka türlü yazdıklarımın anlamına varamıyorsunuz…

Çok önemli olan derinliği, stratejik önemi ve Adana’nın kaderini etkileyecek donanımlı yazılar yazdığımda okunurluk oranı öyle düşük ki…

Ama;

Dedikodu, isim vererek vurucu yazılar, Yapılan bu anlamda ki POPÜLİST yazılarım ise yukarıda bahsettiğim özellikli yazıların en az 10 katı okunuyor…

İşte bu yüzden biz içinde bulunduğumuz durumu hak ediyoruz…

Çünkü toplum olarak biz buyuz…!

Dedikoduyu seven…

Kim nerde ne yapmış diye merak eden…

Vizyon ve misyon gibi kavramları kendimize sadece söylem edinen kocaman APTALLARIN ve MANKURTLARIN oluşturduğu toplum halinde geldik…

Allah için lütfen biraz daha tarih, sosyoloji ve gündemi derinlemesine takip edin…

Yoksa burada okuyacak tek satır bulamayacaksınız benden demesi…

Not : Bu yazının okunurluk oranını anlık yayınlayacağız…