Yaşamın kaçınılmaz sonudur yaşlanmak...

Öyle ya;

"Elindeyse zamana dur geçme diye dayat...

Bir sigara içmekten daha bu kısa bu hayat" demiş Üstadı Azam Necip Fazıl...

İnsan hayatı bu döngü üzerine kuruludur...

Doğarız, yaşarız ve ölürüz...

Bu döngünün bu hayatta ki tek gerçek olan ÖLÜM ile final yapacağını hepimiz biliriz ama ne hikmetse ha babam de babam dünyaya dair bağımlılığımız devam eder...

Hayata ve dünyevi isteklere dair mücadeleyi anlayabilirim, insan hayatını idame ettirebilmek için bunu yapar...

Ama hırs ve bencillik adına yapılanları anlayamıyorum...

Makam, mevki, para, güç ve ihtiraslar bunların hepsinin bir dozu olmalı...

Ahlak ve etik kurallar çerçevesinde şekillenmeli...

Ahde vefa göstermeli mesela...

Hayatını bir davaya adamış ulu çınarların gölgesinde yıllarca durup sonrasında o çınara balta vurmamak gerek mesela...

Kul hakkı yememek, insanın haysiyetiyle ve şerefiyle oynamamak gerek mesela...

Çünkü adaletten ve doğruluktan çıkmış bir mücadele yönetiminin devran dönüp illaki günün birinde karşımıza çıkacağına en az ÖLÜM  kadar gerçek bir kader olduğuna inanmak gerek...

Az aş...

Ağrımaz baş...

Bu yüzden atalar demiş bu özlü deyimi...

Şimdi gelin bunca nasihat kokan satırlardan sonra konunun aslına girelim;

MHP Lideri DEVLET BAHÇELİ bir ameliyat geçirdi...

Kalp ile ilgili bir sorun vardı ve başarılı bir operasyonun ardından bu sorun giderildi...

Az önce bahsettiğim ihtiras ve hırs esiri güçler Devlet Bey'in ameliyat gününde Genel Kurul için topladıkları imzayı MHP Genel Merkezine verdiler...

Bu çok kokakça ve basit bir hamledir bilinsin isterim...

Mertlik değildir!

Televizyon programı yaptığım yıllarda bir programda bu konuya benzer bir konu konuşurken şu sözü sarf etmiştim;

"Mücadele MERTÇE olmalıdır... NAMERTLİK Bumerang gibidir... Bir gün gelir illaki seni bulur"

Meral Hanım olsun, Sinan Bey olsun elbette ki herkesin etik kurallar içerisinde MHP Genel Başkanı olmak istemeleri normaldir...

Elbette kan değişimi ve vizyon değişimi siyasi partilerde zamanla olmalıdır...

Ancak MHP bir siyasi parti değildir...

Bir inançlar bütününü temsil eden simgesel bir kurumdur...

Bu kurumun var oluş gayesi DEVLET ve MİLLET bekasıdır...

Bu yüzden ÜST AKIL YÖNETİMİNİ iyi etüt edebilecek ve analizlerini bu mahalde söyleme döküp eylem planı yapacak bir lider MHP'nin başında olmalıdır...

DEVLET BAHÇELİ bu tanımlamaya uyan yegane kişiliktir...

MHP'de bir Genel Başkan problemi değil, vizyon problemi vardır...

Algı yönetimi ve günümüz iletişim kanallarını yine günümüz anlayışına göre yorumlayıp icraata dökememe problemi vardır...

Madem bu davaya gönül vermişsiniz...

O zaman hizmet için genel başkan olmaya ne gerek ?

Koyarsınız projelerinizi ve düşüncelerinizi masaya istişareye açarsınız...

Dar günde ganimet bulmuş gibi davranmanın ne manası var ?

Ameliyat masasında ki bir lidere bu halinden dolayı oyun kurmak ne demek ?

Bu davranışınız bile ÜLKÜCÜ DURUŞ ve TÜRK-İSLAM davasına liderlik edemeyeceğinize delildir...

Varın efendilerinize "Biz bu işi beceremedik" deyin ve köşenize çekilin artık bence!